İnsanın Sahip Olabileceği En Büyük Güç!

BİLİNEN EN BÜYÜK GÜÇ

Hiç şüphesiz, bilinen en büyük Gücün inanç olduğunu düşünüyorum. Tanrı’ya, insanlara, kendinize,  ülkenize duyduğunuz gönülden inançtan, imandan söz ediyorum. İnancın aynı zamanda insanı motive eden başlıca etken olduğunu düşünüyorum.

Bu büyük güç kaynağından  yararlanılırsa  her sorunun çözümü bulunur. İnanç olayları kendiliğinden gerçekleştirmez; inancın bizim için sakladığı ödülleri elde edebilmek için çalışmalıyız.

 

GÖNÜLDEN İNANÇ NEDİR?

İnanç, kendini birçok şekilde gösterebilir. Onun sonuçlarını görürüz, birçok şeyi inanç yoluyla kabul ederiz.

Arabanızı inancınız vardır. Onu işe gitmek, tatile çıkmak ya da acil durumlar için kullanırsınız. Sizi gitmek istediğiniz yere ulaştıracağına güvenirsiniz. Eğer arabanıza dikkat eder, onun düzenli bakımını yaptırır ve ona zarar vermezseniz, onu uzun süre güvenle kullanabilirsiniz.

Evinize güvenirsiniz, elektriğin gerektiğine hizmetinizde olacağına güvenirsiniz. Tüm bu görülebilen, fiziksel şeylere inanırsınız, güvenirsiniz. Böyle olması da gerekir. Ama yaşamdaki başka önemli şeyleri daha fazla inanmalısınız. Tanrıya inanç size bir yaşama amacının gücünü getirir. İnsanları inanç size kişiliğin gücünü getirir. Kendinizi inanç da yaşama, dünyayı umutla bakmanızı sağlar.

İnanç,  insanın içinden gelen bir güç kaynağıdır. Hiçbir ulusal ya da ırka özgü değildir. Tüm insanlığın yararlanabileceği bir güçtür. Yoksul doğan kişinin yoksulluğa mahkûm kalmamasını sağlar, İnsanı iyileştirir, Üzüntüyü tedavi eder. İnanç aynı zamanda korku yok eden şeydir. Korku da bilinen en büyük üçlerden biridir, ama İnanç daha güçlüdür. İnanç korkuyu her zaman yenecektir.

Bağlılık, dürüstlük, içlik ve güven gönülden inancın unsurlarıdır. İnanç bize, ya bir amacımız olması gerektiğini söyler. İnanç; endişe, kıskançlık, bencillik, kin, intikam duygusu, şüphe  en büyük silahtır.

“Tanrı’ya İnanç” Tanrı’nın benim için bir planı olduğuna ve doğru şeyleri yaparsan beni ödüllendireceğine kesinlikle inanıyorum.

Tanrı ile teması dua yoluyla olur. Duaların her zaman resmi olarak ve diz çökerek yapılması gerektiğine inananlardan değilim. Nerede olursam olayım, ne yapıyorsam olayım Tanrı’ya dua ile ulaşırım; Araba kullanırken, koşarken, duş alırken, iş yerinde ya da arkadaşları ziyaret ederken... Bana doğru yolu göstereceğine dair eksiksiz bir imanla, Tanrı’ya sorunlarımı açarım. Sorunları çözmek için her gün elimden geleni yaparsam ve sürekli her şeyi sağlayanın Tanrı olduğunu kavramaya çalışırsam, O’nun  bana doğru çözümleri göstereceğine inanırım. Tanrım, benim boş boş oturmamı beklemiyor. Ürünü o sağlıyor, ama tarlayı benim sürmemi, ekip biçmemi bekliyor.

Kuzey Carolina’nın Concord  kentinde yaşayan Eyra Dell Petrea Tanrıya inancın gücünün yaşayan bir kanıtıdır. Çünkü Eyra bu inancı sayesinde bir dizi inanılmaz kişisel felaketi aşabilmiştir. 3 kez  felç geçirdi. Yürümeyi 7 kez tekrar öğrenmek zorunda kaldı. Iki gözünde de katarakt var. Bir yıl içinde her iki bileği, omzu ve kalça kemiği kırıldı. Sol eli ve yüzü vücudunun, bu da değil sıcağa ve soğuk ya da yaşı ve kuruyor ayırt edebilen tek yeriydi. Koltuk değnekleri olmadan yürüyemiyordu. Bu bile onun için tehlikeliydi, çünkü kasları zayıflamıştı ve düşebilirdi.

Bütün dişlerini kaybetmişti. 26 yaşını doldurduğunda Yaşamının yüzde doksanı yatakta geçmişti. 60 kadar ameliyat geçirdi. Kaburga kemiği de birkaç kez kırılmıştı.

Eyra Tüm bu acılara karşı, karşın, sağ olduğu için mutludur ve gerçekten tüm talihsizliklerine  gizli nimetler olarak bakıyor. Yaşama böyle bakabilmesi için gereken gücü veren şeyin Tanrıya duyduğum gönülden inanç olduğunu söylüyor. Sorunlarının ona, “ acı çekmekte olan birini fark edip o kişilerle birlikte gülümseyebilmek yeteneğini verdiğini” söylüyor: “Sanırım Tanrı başkalarına Sevgi göstermemi sağlayarak beni kendisine yakınlaştırmaya çalışıyor.”

“İnsanlara İnanç” Neden başka insanlara gönülden inanmalıyız? Çünkü onlar da tanrının ifadesidirler. Doğrudur, bazen başkaları bizi üzer, biz başkalarını üzeriz; ama başkalarını da inançla kabul etmediğimiz sürece Biz de kabul görmeyiz. Savaşları ve cinayetlere skandallara karşın, insanların içindeki temel iyiliklere inancım vardır.

Savaşlar, cinayetler ve skandallar ortaya çıktığında, Hep bunun içine girmek istemeyen ve bunları önlemek için çaba harcayan insanlar vardır. 

MOTİVE OLMAK İÇİN…

Tanrıdan yol göstermesini dilemek, İnsanoğlunun bilinen en büyük gücüdür.

İnsanlarla iletişimimiz de en etkili davranışlardan biri bağışlamadır. İnançta bağışlamanın önemli bir desteğidir.

“Kendine İnan” Kişinin kendine inancı yoksa cesaret ve özgüven de var olamaz. Kendine inanç, Tanrıya inancın bir yan ürünüdür. Birçok kez insanların cesaret edemedikleri için harekete geçmediklerini görürüz. Eylem Gerektiğinde korku, Belirsizlik ve güven eksikliği bunu engeller. Böyle durumlar ne kadar  üzücüdür; kişi kendine yazık eder, sorunları açabileceğini farkına varamaz. Gerektiğini size yardım edecek daha büyük bir güç olduğuna ve bu gücün sizin için doğru olanı  yapacağına inanmak tüm yetersizlik duygularını ve özgüven eksikliğini yok  eder.  Çözüm, onu yakalamanız için ve azimle ve ilhamla yolunuza Devam etmeniz için sizi bekliyor. 

“Ülkeye inanmak” Gazeteyi açıp çevreyle, ülkemizle ilgili olumsuz haberleri okumak çoğu zaman cesaret kırıcı oluyor. İyi şeyler çok Ender olarak  yapılıyor. Ama ülkemize inanmalıyız. İnanmazsak burada Yaşamaya değmez demektir. Bazı dönemlerde düşüşler ve bozulma olsa da genelde ve uzun vadede bir gelişme söz konusudur.

Elbette sorunlarımız vardır. Ama sorunlar hep olmuştur. Eski göçmenlerin bıraktığı notlar açlıktan, hastalıklardan, insanlara barınma sağlayamamaktan,  sel felaketlerinden, fırtınalardan söz etmektedir. Bugün bu sorunların soğuğuna çözüm bulduğumuz noktaya ulaşmış olmamız onların birer fırsat ve aşılması gereken zorluk olarak kabul edilmesinden ve atalarımızın inancındandır. Bugün yeni sorunlarımız vardır. Tanrı’ya şükür bizi zorlayan, bize gelişme fırsatı veren sorunlarımız var. Ve inanıyorum ki Tanrı, Eğer atalarımız gibi biz de O’nun çözümünü bulmak için çalışırsak, bize bu sorunların çözümünü gösterecektir.

Kısacası Tanrıya, insanlara, kendimize ve ülkemize inanç hep birbiriyle ilişkilidir. Birini ihmal ederseniz Diğerleri de çökecektir. Hepsini birlikte düşünün, Böylece iman dolu bir yaşamımız olabilir.

Basında Dap