21.yy Türkiye’sinde hayatımızın zenginleştiğini, her şeyin zenginleştiğini, her şeyin teknolojik olduğunu, kolaylaştığını söylemek mümkün.Artık ekmeklerimizi taşlardan değil omuzlarımızın üzerinde taşıdığımız başlardan çıkarıyoruz.Her şeyde olduğu gibi bu yaşamada bir bedel ödüyoruz.Ve bu bedelin adı da “STRES.”
STRES; Yani sevgili bedenlerimizin yıpranmışlık oranları çünkü; stres dediğiniz faktör bedeninizin yıpratma oranıyla ölçülür.Ancak hepimiz şunu da çok iyi bilmeliyiz ki “SIFIR STRES ÖLÜM” demektir.
STRESİN İKİ YÜZÜ VARDIR
Stresin iki yüzü vardır.Bunlardan olumlu stres (İyi stres) olumlu sonuçlar çıkartmanız için bizi harekete geçirir.Adeta kişiye doyum ve yaşama sevinci veren strestir.
İkinci yüzü ise olumsuz strestir.(Kötü stres) Bireyin kendine olan güvenini kaybetmesine neden olan yetersizlik duygularına sevk eden çaresizlik umutsuzluk ve hayal kırıklığı çıkaran strestir.Sonuçta stres ne iyidir ne de kötü.Stresi iyi ya da kötü yapan şey; bireylerin olay, durum ve şartlara karşı yüklemiş oldukları anlama bağlı olarak değişir.
“Stres dediğiniz şey korkunun diğer adıdır.Sorumluluktan kaçmanın bir yoludur, değişine yaşama karşı gösterilen korku tepkisidir.”
Mustafa KILINÇ
“İNSAN DÜŞÜNDÜĞÜ KADAR GÜÇLÜ, İNANDIĞI KADAR DEĞERLİDİR.”
“NLP DAP Kişisel ve Kurumsal Güç Merkezi”
Haber Editörü
Beyza YOLBİLİR